Dün Antalya Kepez Devlet hastanesinde Uz. Dr. Gaye Atak’a yapılan saldırı olayının ardından, Antalya Tabip Odası, Sağlık Emekçileri Sendikası (SES) basın açıklaması yaptı. Basın açıklamasına, Türk Tabipler Birliği Merkez Konseyi Üyeleri, Hasta ve Engelliler ile Yakınları Hakları Derneği (HEYAD), Hekim-sen, Hekim Birliği, Aile Hekimleri Derneği ve Türk Sağlık-sen gibi birçok Sendika ve Dernek katılım sağladı. Etkin bir şiddet yasası istediklerini, Yaşatmak için yaşamak istediklerini yüksek sesle dile getirdiler.
Dün Antalya Kepez Devlet hastanesinde Uz. Dr. Gaye Atak’a yapılan saldırı olayının ardından birçok sağlık sendikası, sağlık personeli bir araya gelerek basın açıklaması yaptı. Basın açıklamasında artık sağlık çalışanlarının şiddete maruz kalmaması için ‘şiddet yasası’ çıkarılmasını istediklerini. Doktorların hastaları 5 dakika da muayene etmesinin verimli olmadığını bu şekilde tanıların koyulmasının çok sağlıklı olmadığı dile getirildi. Basın açıklamasında ilk olarak Antalya Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Nursel ŞAHİN açıklama yaptı. Yaptığı açıklamada; çalışma koşullarında iyileştirme, güvenli, sağlıklı çalışma alanları istediklerini söyledi. Konuşmasına daha sonra şöyle devam eden Şahin “Sağlıkta şiddet artarak devam ediyor. Yetkililer ise sadece izlemekle yetiniyor. Ne şiddet dilinden, toplumu ayrıştıran dilden vazgeçiliyor, ne de caydırıcı etkin yasal düzenlemeler yapılıyor. Hekimler yalnız, desteksiz Dün Antalya Kepez Devlet hastanesi acil servisinde görevli meslektaşımız Dr. Gaye Atak, sadece tedavi etmeye çalıştığı, bir hastasının fiziksel saldırısına uğramış. Darp edilmiştir. Üzgünüz, öfkeliyiz”.
Sağlıkta şiddete karşı etkili yasa ve güvenli işyerleri istiyoruz!
Antalya Türk Tabip Odası bir bildiri yayınladı. Yayınlanan bildiri şu şekilde: “Sağlıkta şiddet meselesinde tek suçlunun tetiği çeken, bıçağı sallayan katil olmadığını biliyoruz. Bu iklimi oluşturan bir sağlık ortamı var. Son dönemlerde sağlıkta şiddet yüzlerce kat arttı; biz sadece ölümleri konuşabiliyoruz. Her hastanede, pandemi dönemi de dahil yüzlerce arkadaşımız şiddet mağduru oldu. Bir toplumun kendi şifacılarına dönük saldırı eğilimi normal görülemez. Bu iklimden hekimleri ve sağlık emekçilerin! ucuz iş gücü olarak görüp sömüren, emeğimizi değersizleştiren, hor gören iktidar zihniyeti ana sorumludur. Sağlıkta şiddete karşı önlem almayanlar, pandemi döneminde de gereken adımları atmıyor. Bunun karşısında tek bir gücümüz var; birlik olmak, ortak mücadele yürütmek, meslek Örgütlerine sahip çıkmak. Bu sayede hem sağlıkta şiddeti hem de pandemi sürecinde ölümleri durdurun dememiz mümkün olacak. Şiddet ortamında daha fazla canımızı feda etmemek için daha etkin bir sağlıkta şiddet yasasına ihtiyacımız olduğu, çıkarılan ciddiyetten uzak, dostlar alışverişte görsün tarzı kanunun bu şiddeti önlemediği, tam tersi şiddet uygulayanları cesaretlendirdiği aşikardır. Meclisten geçen sağlıkta şiddet yasası etkisizdir ve taleplerimizi karşılamamaktadır. Her türlü şiddete maruz kalan meslektaşlarımız ve tüm sağlık çalışanlarının can güvenliğini korumak amacıyla oluşturulacak yasanın tarafı olduğumuzu ve yasa yapım sürecinde taleplerimizin alınması gerektiğini açıkça belirtmekteyiz.
Yalnızca 2020 yılında, 12 bine yakın beyaz kod verilen sağlıkta şiddet olayı yaşanmıştır. Yaptığımız ankette hekimlerin %84’u daha önce hasta veya yakını tarafından sözel ve fiziksel şiddete uğradığını belirtmiştir. Tüm bunlara rağmen hala işyerlerimizde şiddetten koruyacak önlemler alınmazken, çıkarılan sağlıkta şiddet yasası algıyı yönetmeye çalışmak dışında bir işe yaramamıştır” dedi.
“Korkmuyoruz, susmuyoruz ve vazgeçmiyoruz”
Türk Tabipler Birliği Merkez Konseyi Üyesi Dr. Kazım Doğan Eroğulları Basın açıklamasına katıldı. Eroğulları; “Öncelikle hastalara şifa vermek için çalışırken, saldırıya uğrayan meslektaşımıza Gaye Atak’a çok geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Sağlıkta şiddet yasası her geçen gün daha fazla can yakarak devam ediyor. İktidar bunları önlemek yerine birkaç twit atarak geçiştirebileceğini sanıyor. Buradan Sağlık Bakanlığına sesleniyoruz. Eğer samimiyseniz yasa çıkarın, samimiyseniz meclise düzenleme getirin. Öyle oturduğunuz yerden birkaç twitle bu iş hal olmaz. Buradan kıymetli vatandaşlara sesleniyorum. Türk Tabipler Birliğinin mücadelesi aynı zamanda sizlerin de sağlık hakkı elde etmeniz için yapılan bir mücadeledir. 5 dakikaya hasta kontrolü olmaz diyorsak bunlar sizin sağlığınız için, hangi hastamız 5 dakikada hekime muayene olmak ister. Sağlıkta hız ölüm getirir diye biz Ekim ayından beri yollardayız. Buradan bizlere yazı gönderen ve grev kırıcılığı yapan iktidara sesleniyoruz. KORKMUYORUZ, SUSMUYORUZ VE VAZGEÇMİYORUZ. Emek bizim söz bizim diyerek çıktığımız yolda sağlıkta şiddet yasası çıkarılana kadar, emekliliğe yansıtılana kadar, ek gösterge hakkımızı alana kadar, Covid meslek hastalığı sayılana kadar, yıpratma payımız alınana kadar KORKMUYACAĞIZ, SUSMUYACAĞIZ VE VAZGEÇMİYECEĞİZ” diye konuştu.
Hüseyin Ayhan: Sağlık bir bütün işidir
Düzenlenen basın açıklamasında söz alan Hasta ve Engelliler ile Yakınları Hakları Derneği (HEYAD) başkanı Hüseyin Ayhan şunları söyledi: “Hasta ve Engelli ile Yakınları Hakları Derneği olarak sağlıkçılarımızın yanındayız, şiddetin her türlüsüne hayır diyoruz. Özellikle pandemi döneminde zor şartlarda çalışan sağlık personelinin şartlarının iyileştirilmesini istiyoruz. Sağlık Bakanlığına sesleniyoruz. Sağlık çalışanlarımızın emeklerini boşa çıkartmayalım. Maaşlarını, yaşam standartlarını yükseltelim. Sizlerden bir ricam var bilinçli ya da bilinçsiz şekilde sağlık personellerinin arasını bozmak isteyen kişiler var. Bunlar özellikle twitter ve sosyal medya da doktorlar ve diğer sağlık personeli diyerek ekip işini yaralıyorlar, isteyerek ayrıştırma yapmak amacındalar. Bunlara fırsat vermeyelim sağlık bir bütün işidir. Doktoru, sağlık personeli ve hatta hastasıyla da birliktir” dedi.
Haber: Çiğdem KORKAN
