Hasta ve Engelliler ile Yakınları Hakları Derneği (HEYAD) Etkiniz AB Programı desteğiyle 2-3 Ekim tarihlerinde Belek’te bir otelde “Türkiye’ de Antalya Örneği Engelli Hakları İzleme ve Raporlama” kapsamında eğitim verildi. Eğitmen İdil Seda Ak katılımcılara Engelli haklarından ve Engellilerin yaşadığı problemleri anlattı. Eğitimde, HEYAD Başkanı Hüseyin Ayhan engelliler ile ilgili yürüttüğü çalışmalar neticesinde sahadaki deneyimlerinden bahsetti.
Engellilerin haklarının verilmemesi veya eksik verilmesi hala bile konuşulan konulardan biri. Mevcut olan sistemde Engelli bireyler birçok zorluk ile karşı karşıya. Bu zorlukların neler olduğu veya bu zorlukları nasıl aşabileceğimize dair HEYAD “Türkiye’ de Antalya Örneği Engelli Hakları İzleme ve Raporlama” eğitimi Etkiniz AB desteğiyle gerçekleştirdi. Eğitime HEYAD üyeleri katıldı. İdil Seda Ak, engelli hakları ile ilgili sunum gerçekleştirdi. Sunum esnasında birçok konuyu ele alan eğitmen İdil Seda Ak, önce engelli haklarının tarihi hakkında bilgilendirme yaptı. Daha sonra katılımcılarla soru cevap şeklinde ilerledi. Katılımcıların aktif olduğu bu eğitimde İdil Seda Ak, engelliliğin geçmişten günümüze iki ileri bir geri şeklinde ilerlediğinden bahsetti. Özellikle engelli kişilerin haklarının sorumlu kişilerin inisiyatifine kalmasının çok büyük problem olduğunu yasaların en iyi şekilde düzenlenmesi gerektiğini, bu yasaların düzenlenmesi için de engelli bireylerden fikir alınmasının en doğrusu olduğunu, çünkü neye ihtiyaç olduğunu birinci ağızdan duymanın daha faydalı bir yasa ortaya çıkaracağını söyledi.
“Türkiye’de İşaret Dili Öğretilmiyor”
Türkiye’deki işitme okullarını eleştiren İdil Seda Ak, gezdiği okullarda gördüklerini sunumunda katılımcılarla paylaştı. “İşitemeyen, konuşamayan insanlar pazartesi sabahı İstiklal Marşı okunmaya zorlanıyor. Bu görüntü benim için çok çarpıcıydı. İstiklal Marşı konusunu politik bir mesele olarak tartışmıyorum. Bir insanın konuşamazken bir şey yapılmaya zorlanması konusunu anlatmaya çalışıyorum. Eğitim sistemi maalesef İşitme engelli kişilerin konuşması üzerine kurulu bir sistem. Bu çok yanlış bir eğitim şekli. Ayrıca işitme engeli okullarda işaret dili öğretilmiyor. İşaret dili bilmeyen, engelli kişilere nasıl davranması bilmeyen insanlar bu okullara öğretmen olarak atanıyor” dedi. Sistemsel problemlerin olduğunu ifade eden Ak, engelli insanların hakkı olan hakları alamaması veya eksik almasını eleştirdi. Engelli insanların hakkı olan işitme cihazı için pilin ücretli olması, ihtiyacı olan sondaların belli bir kısmının ödenmesi geri kalan ücreti engelli kişilerin ödemek zorunda kalması gibi konulara değindi.
“Sivil Denetim Çok Önemli”
Zihinsel engelli kişilerin yaşadığı sorunlar hakkında konuşan Ak şunları söyledi: “Sivil Toplum Kuruluşları (STK) Ruh hastalıkları hastaneleri gibi kapalı kurumda izleme yapmak isterse yapamaz. Bakanlık formaliteden izin verse de girişte yetkililer kişileri içeri almıyor. İçeride neler dönüp bittiğini denetleyemiyoruz. 40 yıldan fazla o hastanelerde kalan kişiler var. Uzun süre kalan kişilerin refakatçileri olmadığı için bilgi alamıyoruz. Ya aileleri onlardan vaz geçmiş ya da aileleri ölmüş oluyor. Rehabilitasyon merkezlerinde denetim yasak fakat aileler içeri girebiliyor o nedenle aileler topluma bildiriyor.”
Bir diğer problemin ise; eskiden rehabilitasyon merkezlerinin ücretsiz olduğu fakat son yıllarda devletin kendisi bu merkezleri kurmadığını özel firmaların yaptığını dile getiren Ak, bu nedenle içeride engelliler istismar edilse dahi bilgilendirmeler yapılmadığından üstünün kapandığından bahsetti. Bu nedenler sivil denetimin çok önemli olduğunu ifade etti. Birleşmiş Milletler Engelli Hakları Sözleşmesinde sivil denetime ayrı bir parantez açıldığını söyledi.
Vesayet Sorunu!
Türkiye’deki vesayet sistemine de değinen İdil Ak, Zihinsel engelliler için mahkeme kararıyla bir vasi atandığını. Bu atanan kişiler, engelliler yerine karar verdiğini, Vasi olan kişi izin vermediği takdirde kişi hiçbir şey yapamadığı için sorunlu bir sistem olduğunu dile getirdi. Karşılaştığı bir durumdan bahseden İdil Ak; Engelli kişinin 58 yaşında vasisinin ise yani babasının 83 yaşında olduğunu, sinemaya gitmek için babasını aradığını fakat babasının erkenden uyuduğunu ve ulaşamadığı için sinemaya gidemediğini anlattı. Bir başka şahit olduğu konuyu anlatan Ak; ailesinden birisi yaşamadığı için Vasisinin herhangi bir avukat olduğunu ve vasisinin ihtiyaç duyduğu şeyleri alıp yolladığı için hiç sevmediği peyniri yıllarca yemek zorunda kalan bir engelli kişiden bahsetti. Vasilik konusunun daha iyi şekilde düzeltilmesi gerektiğini söyledi. Türkiye’de vasilik sorunun çok sıkıntılı olduğunu ifade eden Ak “eğer engelli kişi vasisi ile çıkar çatışması yaşarsa ancak üçüncü kişinin ihbarı önemli oluyor. Fakat üçüncü kişi her zaman buna cesaret edemiyor” şeklinde konuştu.
Katılım Sertifikası Dağıtıldı
Eğitimde HEYAD Başkanı Hüseyin Ayhan Engelliler için yaptıkları çalışmalardan bahsetti. Elmalı’da başladıkları bu yolculuğa, Antalya’nın 19 ilçesinde gerçekleştireceklerini söyledi. Saha da gözlemlerini paylaşan Ayhan; “görüştüğümüz kurumlarda bize söylenen rakamlar ile bizim kendimizin gezip gördüğü engelli rakamları arasında büyük bir fark var” dedi.
Eğitimin 2. Günü, derneğin gönüllülerinden Narmin Ahmadzada, HEYAD’ın yaptığı çalışmalarla ilgili sunum yaptı. Elmalı, Kaş ilçelerinde çalışmalar yaptıklarını söyleyen Ahmadzada yakın zamanda Kumluca, Finike ve Demre ilçelerinde saha analizleri ve veri raporlama çalışmalarına başlayacaklarını belirtti.
Eğitim sonunda dernek başkanı Hüseyin küçük bir teşekkür konuşması yaptıktan sonra katılımcılara sertifikaları dağıttı.
Haber: Çiğdem KORKAN