Türkiye yine bir seçim havasına girdi. Ortalık aday adayı kaynamaya başladı. Aday olabilmek için kulis çalışmalarına girenler, birbirlerinin açıklarını bulmak ve kamuoyuna açıklama yapmak için çaba sarf ediyorlar. Aday adaylıklarını halka duyurmak ve diğer adayların isimlerinin çıkmaması için yerel gazete ve haber siteleriyle dirsek teması içinde olmaya başladılar.
Düne kadar işinde gücünde olup arada bir parti binasına gidenler, seçime 3-4 ay kala “param var, bir şekilde aday olurum” düşüncesinde. Daha önce halkın içinde, sokaklarda olmayan, halkın neler yaşadığını bilmeyenler, sokaklara çıkmış mahalle temsilcilerini, muhtarları veya sözde kanaat önderi dedikleri kişileri ziyaret ederek, bazı kısımlara yemek vererek, biraz sempatik görünerek onlarla resim çektirip, sonra sosyal medyalarında yayınlayıp, bazen de basına servis ederek “bu işin içinden çıkarım” diyen de var. Kaynağının nereden geldiği belli olmayan reklam afiş ilan panolarına boy boy resimler sergileyen bir sürü aday adayı var.
Belediye Başkanı veya Meclis üyesi aday adayı olabilmek için partilerin genel merkeze, il başkanlığına ve ilçe başkanlığına belli bir miktar ödeme yapmak gerekiyor. En az 30 bin TL’den başlıyor, partilere göre bu miktar değişiyor.
Kendi cebinden belli yerlere para vererek aday olan bir aday, sizce daha sonra bu ödemenin getirisi ne olacak diye düşünmüyor mudur? Aday adayları, tüm şehrin sokaklarında ilan panolarının maliyetini nereden nasıl karşılıyor sorsan, “halka hizmet için yapıyorum” diyecekler. Gerçekten halka hizmet için gelen bir azınlık var.
Diğer taraftan aday adaylarını gözden geçirirsek, yukarıda yazdığım gibi tamamına yakını zengin kişiler aday oluyor. Daha önce yardıma ihtiyacı olan birilerine yardım etmeyenler, aday adayı olduktan sonra şirin görünme çabası içindeler.
Benim gördüğüm tüm belediye başkanı aday adaylarından sadece 2 kişi, seçimler yokken sokaklarda ve mahallelerde insanların içinde sıkıntıları olan vatandaşların dertlerini dinleyen aday adayı var.
Oy verecek olduğunuz adayınızı bağımsız inceleyerek, başkasının düşüncesine değil, kendi düşüncenize göre seçiniz. Kimse sizden daha bilgili değildir.
Saygılarımla.
-İbrahim TAŞTEPE