Göz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Fatma Yülek, yaklaşan yaz tatili öncesi çocuklar için ekran süresinin belirli sınırlar içerisinde olması gerektiğini söyleyerek, uyarılarda bulundu. Prof. Dr. Yülek, “Çocuklarda yakın aktivite ve dijital ekrana uzun süre bakma miyopiyi önemli oranda arttırmaktadır. Çocuklarda yüzde 30’larda, erişkinlerde de yüzde 20 oranlarında yakın aktiviteyle beraber miyopi artışı görülebilmektedir. Belli bir düzeyi aştıktan sonra miyop hastalarda, glokom, retina dekolmanı, görme kaybı gibi ciddi komplikasyonlar söz konusu” dedi.
Dünyagöz Ankara Hastanesi’nden Göz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Fatma Yülek, yaptığı açıklamada, son zamanlarda yapılan bütün çalışmalarda yakın ekran çalışmasının miyopiyi artırdığını söyledi. Prof. Dr. Yülek, “Akademik başarı için yakın çalışma, dijital ekran süresinin uzamasıyla beraber dünyada miyopi oranlarında ciddi artış söz konusu. 2050 yılında dünya nüfusunun yaklaşık yarısının ya da 5 milyar insanın miyop olacağı tahmin edilmektedir. Bu oran Asya ülkelerinde ise yüzde 80’lere çıkmaktadır. Bu yüzden miyopiyi önleyici tedaviler konusunda çok ciddi çalışmalar son yıllarda hızlanmış durumdadır. Bunların içinde özellikle üzerinde durulan konu yakın çalışmanın miyopiyi arttırması olmuştur. Yakın çalışma deyince sadece kitap okumak değil, dijital ekran başında kısa mesafeden geçirilen süre çok önemli. Ekran ne kadar küçükse ve ne kadar yakın bakıyorsa çocuklar miyopi gelişme oranı o kadar fazla oluyor” diye konuştu.
‘GÜNDE EN AZ 1,5-2 SAAT DIŞARIDA AÇIK HAVADA YAPILAN AKTİVİTELERİ ÖNERMEKTEYİZ’
Çocuklarda miyopinin gelişmesini önlemek için yaşlara göre belli sürelerde dijital ekran kullanımını önerdiklerini ifade eden Prof. Dr. Yülek, “Diğer yandan açık havada geçirilen vaktin süresi de önemlidir. Birçok çalışmada günde 1,5-2 saat kadar açık havada çalışmanın miyopiyi önleyebildiği ya da miyopi artışını önleyebildiği üzerinde durulmakta. O yüzden çocuklarımıza özellikle tatil zamanında ve okul zamanında da günde en az 1,5-2 saat dışarıda açık havada yapılan aktiviteleri önermekteyiz. Diğer yandan tablet ve telefonla aktiviteleri, ödevleri olduğunda ise yine olabildiğince büyük bir ekranda okuma mesafesini çok kısa olmamak kaydıyla kullanmaları önerilmektedir. Yakın aktivite için de tabii kitap okumak da var. Kitap okumalarını engelleyemeyiz ama en azından belli aralıklarla dinlenmelerini, 20 dakikada bir işte 2 dakika gözlerini kapatmalarını, 20 saniye gibi bir süre uzaklara bakmalarını tavsiye etmek de mümkün. Ama miyopiyi önlemede özellikle yaz aylarında çocuklarımızda dışarı aktiviteleri önermenin faydalı olacağını düşünüyorum” dedi.
‘GÖRME KAYBI SÖZ KONUSU’
Prof. Dr. Yülek, çocuklarda yakın aktivitenin, dijital ekrana uzun süre bakmanın miyopiyi önemli oranda artırdığını kaydetti. Yaklaşan yaz tatili öncesi dijital ekran süresinin uzamaması için uyarılarda bulunan Yülek, şunları söyledi:
“Çocuklarda yüzde 30’larda, erişkinlerde de yüzde 20 oranlarında yakın aktiviteyle beraber miyopi artışı görülebilmektedir. Tabii bu da genetik faktörlerin de rolü olabilir. Annede, babada her ikisinde birden miyopi olması bu riski daha da fazla arttırmakta ama ikisinde miyopi olmamasına rağmen yakın aktiviteyle beraber miyopi gelişen hasta oranlarımız son zamanlarda gittikçe artmaktadır. Özellikle miyopiyi önlemek için çocuklarımızın boş zamanlarında, evde boş zamanları yazın tabii ki daha fazla olacak. Ellerinde tablet, telefon yerine ev içinde daha uzak aktivitelerle beraber dışarıda, açık havada, güneşte en az 1,5-2 saat kadar vakit geçirmelerini, bu tür sporlara ve aktivitelere ailelerin çocukları yönlendir tavsiye ediyoruz. Miyopi dışında tabii yakın aktiviteyle beraber içe kaymalarda da artış görüyoruz. İçe kaymalar bazen sadece aktiviteyi önlemekle düzelemeyebiliyor. Bazen cerrahi de gerekebiliyor. Çocuklarımız bu duruma düşmeden yakın aktivite süresini kısıtlamayı, çocuklara farklı alışkanlıkların kazandırılmasını özellikle ailelere tavsiye ediyoruz. Miyopi sadece gözlük takmak olarak düşünülmesin. Belli bir düzeyi aştıktan sonra miyop hastalarda, glokom, retina dekolmanı, görme kaybı gibi ciddi komplikasyonlar söz konusu. Yani önleyici tıp açısından miyopinin önlenmesi çok bazlı basit girişimlerle bu şekilde sağlanabilir.”