ANTALYA’da, Kıbrıs Barış Harekatı’nın 50’nci yıl dönümü, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Barış ve Özgürlük Bayramı kutlamaları kapsamında tören düzenlendi. Törende Atatürk Anıtı’na çelenk sunuldu.
Kıbrıs Barış Harekatı’nın 50’nci yıl dönümü dolayısıyla Cumhuriyet Meydanı’ndaki Atatürk Anıtı’na çelenk sunma töreni düzenlendi. Törene Antalya Valisi Hulusi Şahin, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Başkonsolosu Cem Topçu, İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Tarık Hekimoğlu, Kepez Belediye Başkanı Mesut Kocagöz, gaziler ve çok sayıda kişi katıldı. Törene katılan kurumlar, çelenklerini anıta sundu.
Törende konuşan Başkonsolos Cem Topçu, Türkiye Cumhuriyeti ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti arasına, hiç kimsenin girmeye gücünün yetmeyeceğini söyledi. Topçu, “Türk tarafı adada adil ve kalıcı bir çözüme ulaşmak için her türlü çabayı göstermiştir. Ancak Rumlar Kıbrıs Türkünün adını azınlık olarak görmeye, eşitlik temelinde çözümü reddetme gafletinden bir türlü uyanmadılar. 2004 yılında ana plana hayır diyen, 2017’de masadan kalkan, adanın zenginliklerinin sadece kendilerine ait olduğunu hala savunmaktadır. Yarım asırdır bu zihniyetin değişmediğini, gerçeklerden kopuk, samimiyetsiz ve şımarık tavrını sürdürmektedir. Türkiye Cumhuriyeti ve yavru vatan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti tüm dünyaya her zaman mesajını net olarak vermiştir. Biz haklıyız, haklı olduğumuz için de sonuna kadar mücadele edeceğiz. Rum tarafı Kıbrıs Türk halkının kanıyla canıyla şehitlerinin fedakarlıklarıyla kurmuş olduğu devletten vazgeçmelerini istiyor. On yıllardır değişmeyen, kısa sürede değişmesi beklenmeyen bu düşmanca tavrın artık hiçbir hükmü kalmamıştır. Arzumuz bölgede huzur, barış, istikrar, iş birliği ve refah içerisinde geleceğe el birliğiyle katkı koymaktır” dedi.
Törende konuşan Vali Şahin, “Kuzey Kıbrıs davası, kutlu davadır. Kıbrıs Türkünün davası bütün Türk dünyasının davasıdır. Kıbrıs Türklüğünü yok etme senaryosu da daha önce başka yerlerde işleme konulmuş ve sonu Türklüğün yok olmasıyla sonuçlanmış bir senaryo. Girit bir Türk yurduydu, Girit Türkleri yine böyle bir senaryoyla sistemli bir şekilde yok edildiler ve son kalanları da Antalya’ya yerleştiler. Bu büyük davanın büyük mensupları kararları verdiler ve Kıbrıs Türklüğünün gözümüzün önünde yok oluşunu engellediler. Bazı küresel odaklar bundan rahatsız olsunlar veya olmasınlar kanla irfanla kurulmuş Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, büyük Türkiye devleti ve Türk dünyası olduğu müddetçe, dünya durdukça yaşayacak. Bundan kimsenin en ufak bir şüphesi olmasın. Kıbrıs’a sahip olmayan Anadolu’da rahat oturamaz. Kıbrıs davası aynı zamanda Anadolu davası. Kıbrıs davasına sahip olacağız ki Türkiye topraklarında huzur ve güven içerisinde oturabilelim” diye konuştu.
